RSS
E-posta ile takip et
Facebook
Facebook
Google+
http://www.pusuladovmelikiz.com/2017/09/04/romada-2-gun-neler-yaptim
Instagram
Pusula Dövmeli Kız

"Çünkü dünyadaki en büyük mutluluk bu Dünya'nın şahidi olmaktı."

  • Hakkımda
  • Harita
  • Ülkeler
  • Gezi Tüyoları
  • İletişim
Gezilerim, Interrail  /  Eylül 4, 2017

Roma’da 2 gün neler yaptım?

by pusuladovmelikiz

2014’teki interrail macerama her adımda şahit olan tükenmez kalemlerimi ve Jeux d’enfants kapaklı defterimi küstürmeden, ama bugünkü aklımla söyleyeceklerimi de tamamen kulak arkası etmeden anılarımı sanal ortama geçirmeyi çabalayacağım bir yazı dizisinin başındayım. Bir dizi yazının ya da… Tarih 2014. Tarih 2017.

Roma, non basta una vita
Silvio Negro’nun romanın adı bu cümle. Roma’ya bir ömür yetmez anlamına geliyor. Roma’yla ilgili benim şahsi fikir ve deneyimlerime bu yazıda ulaşabilirsiniz fakat Roma’nın meraklısına bir ömür yetecek kadar seçenek sunabileceği de bir gerçek.

Roma, tarihin ve modern kentin bir arada yaşadığı, kimine göre romantik kimine göre kaotik bir şehir.Şehirle ilgili en göze çarpan ve benim konuştuğum İtalyanlardan da sık sık duyduğum şey ise Roma’da turistlerden İtalyana denk gelmenin epey zor olması. Şehrin her sene özellikle yaz dönemi çektiği milyonlarca turist ve bunun İtalyan nüfusta yarattığı şehirden kaçış birleşince böyle bir tablo ortaya çıkmış.

2014’teki Interrail’imin ilk durağı olmuştu Roma. İkinci gidişimdi aslında bu şehre. İlk gidişimde pek bayıldığımı söyleyemem. Hatta sonrasında bloglarda ve sosyal medya platformlarında o kadar çok övüldüğüne denk geldim ki acaba ben mi anlamadım düşüncesiyle gittim 2014’te ikinci kez Roma’ya. Başıma bir şey gelmeyecekse peşin peşin söyleyeyim: Hala da Roma’yı sevmiyorum. Neyse azınlıkta olduğumu kabullenerek ve herkesin kendi kararını verebileceğinin bilinciyle Roma’ya dair anılarımı şuraya bırakıyorum.
Blog yazmadığım zamanlarda bile her seyahatimi günlüğüme döktüğümden 2014’teki anılarımı yeniden canlandırmak hiç de zor olmadı öncelikle. Yine de pratik bilgi anlamında biraz zayıf kaldığını söyleyebilirim.

Roma’ya gelişim bile aksiliklerle başlamıştı o gün. 2,5 saatlik rötarın ardından uçaktan inip Roma Termini’ye vardığımda saat 6 olmak üzereydi. Zaten 20:30da Roma’dan Velletri’ye giden trene binecektim çünkü CouchSurfingden ayarladığım host Roma’nın dışında Velletri’de oturuyordu. Haliyle ilk gün şehirde geçirdiğim zaman hayli kısıtlı oldu. Öte yandan Roma’dan bahsediyoruz, rastgele bir cadde seçip yürüdüğünüzde bile tarihi bir şeyler göreceğiniz garanti bu şehirde. Fakat Roma’nın ünlü mimarilerinden yalnızca Trevi Çeşmesi’ni ve İspanyol Merdivenleri’ni görmeye vaktim oldu ve çok şanslı olduğumdan Trevi Çeşmesi de tadilattaydı.
Şehirde biraz kaybolduktan sonra trene geç kalmamak için koştur koştur gara döndüm. Velletri’ye vardığımda hostum Gianni beni garda bekliyordu. Biraz tuhaf bir insandı. Biraz ürpertici… İlk couch deneyimdi diye miydi? Ordan arabayla evine geçtik, hazırladığı pizzayı yedik. Sonra birlikte Türk kahvesi yapmayı denedik. Genelde gezerken couchsurfingdeki ev sahiplerime hediye etmek amacıyla Türk kahvesi taşırım yanımda. Tabi ki hayatımda üçüncü denemem falan olduğundan oldukça kötü oldu tadı. Sadece geziden geziye Türk kahvesi pişirdiğimden bugün bile bu konuda çok uzman olduğum söylenemez.

Ertesi gün Piazza Venezia, Campodiglio, Foro Romano ve Colloseo’yu yanı meşhur Kolezyum’u gezdim. Kolezyum tam da dedikleri gibi, dışı içinden güzel; içiyse özellikle gladyatörlerin dövüşeceği geniş bir arena bekleyenler için epey hayal kırıklığı.Saydığım diğer tarihi yerlerin de başımı döndürdüğünü söyleyemem. Hani bazı insanlar için Roma tarihin ve modern kentin bir arada yaşadığı bir şehir dedim ya, bana göre bir arada mutsuz bir evlilik sürdürdükleri bir şehir. Dünyada bu birlikteliğin mutlu örnekleri olduğuna inansam da Roma’da bu iç içelik sanki emanet duruyor. Bu kadar gürültülü, kalabalık ve hızlı sayılabilecek bir şehirde trafikte gezerken camdan Kolezyum’u görmek bana yalnızca yapay hissettiriyor.
Kolezyum

Klasik tarihi yerleri gezdikten sonra ne yaptın derseniz akşam 6 gibi tekrar Termini’ye birlikte gezme önerisini kabalık etmemek adına kabul ettiğim Gianni’yle buluşmaya gittim. Yanında pek de rahat hissetmesem de insanları tanımaya çalışmak gerek düşüncesindeydim. Roma’yı bir tur da onun gözünden gördüm. Özellikle filmlerde kullanılan mekanları gezdirdi bana.
La Bocca della Verita, ismini hatırlamadığım portakal bahçeleri, Yahudi mahallesi…
Bocca della verita’nın ilginç bir efsanesi var. Gerçeğin ağzı anlamına gelen bu heykelin ağzına elini sokup da yalan söylerse bir insan, heykelin elini ısırdığı söyleniyor. Ben nolur nolmaz denemeden devam ettim.
bocca della verita

Ve nihayet Roma’nın bana göre en güzel yeri olan Trastevere’ye vardık.
Renkli evler, daracık sokaklar,şirin sokak lambaları, sokağa atılmış masa ve sandalyeler, tezgahlar…
Bu detayları tarihi eserlerden, müzelerden, sergilerden daha çok sevdim hep.
Trastevere eskiden bir işçi mahallesi olup sonradan mutenalaştırılmış bir bölge. Dünyadaki diğer mutenalaşma/soylulaştırma örneklerinin klasik özelliklerini taşıyan bu bohem bölgenin Roma’da tek sevdiğim yer olması da bir sosyoloji öğrencisi olarak bünyemde çelişkili etkiler yaratıyor haliyle ama üzerinde durmamaya çalışıyorum.

Trastevere’den dönerken hostumun bildiği bir restoranda durup bana iki dilim pizza aldık. Bana kalırsa muhteşemdi ama hostum abartıyorsun normal pizza dedi. Haklı da olabilir ama siz gene de Roma’da pizza yiyin bence. Restoranda dünyanın parası olanlardan değil de şu fırın gibi yerlerde dilim halinde satılanlardan yiyin.
Bana dönersek, ertesi gün sabah 5 buçuk gibi kalktım ve erkenden Termini’ye geçip Napoli trenine yetiştim.
Roma’dan aklımda kalan ise insanların gözünde bu şehri bu kadar eşsiz yapan şey her neyse hala anlayamamışlığımdı.

Son olarak kısaca Roma’da Görülecek Başlıca Yerler:
1.Colosseum
2.Roma Forumu
3.Palatino Tepesi
4.Campidoglio Meydanı
5.Pantheon
6.Piazza Navona
7.Trevi Çeşmesi (Aşk Çeşmesi)
8.İspanyol Merdivenleri
9.Bocca della Verita
10.Trastevere
11.Villa Borghese
12.Vatican

29.06.2014

Takip etmek ve paylaşmak için:

Bunu paylaş:

  • Twitter üzerinde paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
  • Facebook'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)

İlgili

Tags

  • gezi
  • interrail
  • Interrail rotası
  • italya
  • İtalya gezi rehberi
  • İtalya seyahat rehberi
  • roma
  • Roma rehberi
  • trastevere

Yazı dolaşımı

Görmeden ölmemeniz gereken diyar: İzlanda VI- Batı İzlanda ve Reykavik
Interrailde yaptığım ilk hata: Pazar günü Napoli’de olmak

Share your thoughts Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Yeni gönderilerden anında haberdar olmak için:

Son Yazılar

  • PERU AMAZONLARI VE ŞAMANİK DENEYİMLER
  • Dönersem Atacama İçindir
  • Hiç İnşa Edilmemesi Gereken Şehir La Paz
  • Ölüm Yolu’na gidip de niye öldüm demeyeceksin
  • Size anlatılmayanlarıyla Torres del Paine

Popüler

  • PERU AMAZONLARI VE ŞAMANİK DENEYİMLER

Arşivler

  • Nisan 2020
  • Mart 2019
  • Şubat 2019
  • Ocak 2019
  • Aralık 2018
  • Kasım 2018
  • Ekim 2018
  • Eylül 2018
  • Ağustos 2018
  • Mayıs 2018
  • Ocak 2018
  • Kasım 2017
  • Ekim 2017
  • Eylül 2017
  • Ağustos 2017
  • Haziran 2016
  • Ağustos 2014

Kategoriler

  • Galeri (7)
  • Gastronomi (6)
  • Geziler (7)
  • Gezilerim (38)
  • Interrail (6)
  • motivasyon (2)
  • seyahat tüyoları (12)
  • Tarih ve Mitoloji (1)
  • Yol günlüklerim (25)

Takip edin ve paylaşın :)

RSS
E-posta ile takip et
Facebook
Facebook
Google+
http://www.pusuladovmelikiz.com/2017/09/04/romada-2-gun-neler-yaptim
Instagram
  • Elara by LyraThemes
  • Made by LyraThemes.com