RSS
E-posta ile takip et
Facebook
Facebook
Google+
http://www.pusuladovmelikiz.com/2017/09/30/boslugun-cagrisi-interlakende-bir-bungee-jumper
Instagram
Pusula Dövmeli Kız

"Çünkü dünyadaki en büyük mutluluk bu Dünya'nın şahidi olmaktı."

  • Hakkımda
  • Harita
  • Ülkeler
  • Gezi Tüyoları
  • İletişim
Galeri  /  Eylül 30, 2017

“Boşluğun Çağrısı”, İsviçre’de bir bungee jumper

by pusuladovmelikiz

bungee jumping 1
L’appel du vide (boşluğun çağrısı), High Place Phenomenon, Obsesif-Kompulsif bozukluk… Adına değişik şeyler dense de bilinen bir olgudur bu. Jack Sparrow’un Karayip Korsanları’nda bile bahsettiği bir olgu. Bazı insanlar yüksek bir yerden baktıklarında aşağı atlama dürtüsü tırmalar içlerini. Ben de onlardan biriyim sanırım. Neyse ki araştırmalar yakın zamanlarda bu dürtünün bir intihar dürtüsü değil aslında hayatta kalma mekanizmasının bir parçası olduğunu ispatladı da içimize su serpildi. Yine de bir uçurumun kenarında, bir binanın tepesinde hep bu dürtüyle savaşırken buluyorum kendimi. Yükseklik korkusundan farklı olarak yüksekten bulunmaktan ya da başım dönüp düşmekten korkmak değil bu. Kenara yeterince yaklaştığımda atlamak istemekten korkma, bir yandan da gizli gizli o tarafa çekilme daha çok. E madem “tutmayın beni atlıycam” deme arzumla bir savaşa girdim, bari “tutun beni, atlıycam” diyebileyim değil mi? Bungee Jumping zaten hep denemek istediğim, bir gün deneyeceğimi bildiğim bir şeydi. Interlaken’de de sanırım Jungfrau’ya çıkmak için bir kere masrafa girince battı balık yan gider diye düşündüm. Hem madem bir gün bunu deneyecektim, neden o gün olmasındı. İsviçre’nin manzarasını, İsviçrelilerin verdiği güveni kim verebilirdi? Ha caydırmaya kalkmasınlar diye de en yakın arkadaşım dışında kimseye haber vermedim.

Kaldığım hostelden 189 CHF’ye ayarladım bungee jumping’i. Merak edip tl’ye çevirmeyin, dudağınız uçuklayabilir. Millet Güney Amerika’da 10 dolara bile yaparken şart mıydı benim bunu acilen burada yapmam? Muhtemelen değildi. Manzara efsaneydi evet, ama o ücrete bir zahmet olsundu. Ama işte o an o kadar gaza gelmişken, bir daha o cesareti nerede bulurum diyerek, biraz da bütçe anlamında hem okul burslarıma hem ailemden aldığım desteğe güvenerek gözümü kararttım ve yaptım bir delilik.

Bungee jumping stockhorn
Atlamaya gideceğimiz yerin adı Stockhorn’du. Atlayıştan bir saat falan önce sarı bir minübüs aldı beni hostelin önünden. Sarışın, rastalı ve Erzurum’da bir rafting şirketinde de çalışmış olan sevimli bir de şöforü vardı. Minibüsteki diğer insanlarla sohbet edip bira içerek geldik tepeye. Biz yoldayken deli gibi yağmur yağıyordu fakat tepede hava neyse ki sakindi. Önce atlayacak herkesi bir kabine bindirip daha yüksek bir istasyona, ekipmanları ve kemerleri bağlayacakları yere çıkardılar.

bungee jumping kabin içi
bungee jumping grup fotosu
Orada ilk iş kilolarımıza göre farklı gruplara ayırdılar bizi. 53 kiloyla en hafif ben çıktım ve benim İtalya’da yediklerimden sonra kilo aldığıma emin olduğum bu halim yine de oradakilere o kadar ekstrem geldi ki benden bahsedilirken hep 53 kilo nerde, hadi şimdi 53ü atalım gibi ifadeler kullandılar. Bende de epey panik yarattı bu durum. Ney, 53 çok mu az, riskli mi yoksa, uçar mıyım acaba çok rüzgar varsa türünden düşünceler aklıma gelmedi diyemem.
bungee jumping ekipman

Herkesin ekipmanları tamam olduktan sonra üç grup halinde sırayla başka bir kabine bindirip daha ileri bir noktaya götüreceklerdi bizi. Adrenalin bende bu kabine binip gölün ortasına doğru ilerlemekteyken tavan yaptı diyebilirim. Nihayet atlayış yerine gelip durduğumuzdaysa dizlerimin bağı çözülecek gibiydi. Gölden 134 metre yüksekteydik. Önüm, arkam, sağım, solum, yukarı, aşağı her yer boşluk! En yakın kara parçası bir hayli uzakta.
Bungee jumping kabin dışardan
bungee jumping göl

Önce daha önce bungee jumping tecrübesi olan iki Kanadalı atladı. Sonra sıra bana geldi. Oradaki görevliler her atlayan için üçe kadar sayıyoruz, kendin atlamazsan itiyoruz şakasını tekrarlıyorlardı. Yani şaka olduğunu umuyordum. Neyse zaten ben pek bir hevesliydim atlamaya. Kenara gelir gelmez boşluğa çekilmeye başlamıştım bile. Bu noktada zıplayanlar, havadayken dönüp kameraya bakanlar, poz verenler çokça oluyordu. Fakat ben sade bir şekilde kendimi kenarlardan itmek suretiyle öne devrilmeyi tercih ettim. Şimdi ipe falan dolanırdım şekil yapayım derken, icat çıkarmaya gerek yoktu.

bungee jumping atlayış öncesi
bungee jumping atlarken

İlk birkaç saniye mükemmel bir histi. Yine de adrenalin beklediğimden kısa sürdü. Birkaç kere daha aşağı yukarı salındıktan sonraysa, baş aşağı bir şekilde, ipin uzatılmasını ve beni yavaşça gölde bekleyen bota indirmesini bekledim. Bu da muhtemelen işin en bitmeyecekmiş gibi gelen kısmıydı. Baş aşağı uzun süre durmayı sevmem. Özellikle seven var mıdır bilmem de ben hiç sevmem. Nihayet bota ulaştım ve beni tutup kemerimi çözdüler. Sonra da bot dolana kadar birkaç kişiyi daha bekledik ve karaya döndük.
bungee jumping-2
bungee jumping bot

Bugün sorsanız asıl aklımda kalan kabinde sıramın gelmesini beklediğim zamanki his. Asıl beni kemiren kısmı da orasıydı zaten. Atlamak artık gerilecek bir şey olmamasının rahatlığını da beraberinde getirmişti. Ve bir de diyorum ki keşke daha uzun sürseydi.

Sonuç olarak, yine olsa yine yaparım. Ama manzaraya da doyduğumu düşünürsek bir dahakine daha ucuz bir yerde yaparım. Öte yandan gölün tepesi sırf manzara için bile çıkmaya değecek bir yer. İsviçre’ye gittiğinde bir anda deli cesaretine kapılan, bungee jumping’i gelen ya da güvenlik konusunda pimpirikli olan ve beni İsviçrelilere emanet edin diyen  herkese tavsiye edebilirim o yüzden Stockhorn’u.
bungee jumping manzara

Takip etmek ve paylaşmak için:

Bunu paylaş:

  • Twitter üzerinde paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
  • Facebook'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)

İlgili

Tags

  • Bungee jumping
  • Interlaken
  • Interlaken bungee jumping
  • İsviçre
  • İsviçre Alpleri
  • İsviçre rehberi
  • İsviçre'de bungee jumping
  • Stockhorn

Yazı dolaşımı

Alplerin kalpleri yumuşatan durağı: Jungfrau Bölgesi
Her İsviçreli gibi nazikti Zürih

2 comments

  • Yemliha
    Ekim 7, 2017

    Süpersin yağmur inşallah birgün yapacak cesaretim olur…?

    Reply
    • pusuladovmelikiz
      Ekim 8, 2017

      olur ya bir anlık cesarete bakar 🙂

      Reply

Share your thoughts Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Yeni gönderilerden anında haberdar olmak için:

Son Yazılar

  • PERU AMAZONLARI VE ŞAMANİK DENEYİMLER
  • Dönersem Atacama İçindir
  • Hiç İnşa Edilmemesi Gereken Şehir La Paz
  • Ölüm Yolu’na gidip de niye öldüm demeyeceksin
  • Size anlatılmayanlarıyla Torres del Paine

Popüler

  • PERU AMAZONLARI VE ŞAMANİK DENEYİMLER

Arşivler

  • Nisan 2020
  • Mart 2019
  • Şubat 2019
  • Ocak 2019
  • Aralık 2018
  • Kasım 2018
  • Ekim 2018
  • Eylül 2018
  • Ağustos 2018
  • Mayıs 2018
  • Ocak 2018
  • Kasım 2017
  • Ekim 2017
  • Eylül 2017
  • Ağustos 2017
  • Haziran 2016
  • Ağustos 2014

Kategoriler

  • Galeri (7)
  • Gastronomi (6)
  • Geziler (7)
  • Gezilerim (38)
  • Interrail (6)
  • motivasyon (2)
  • seyahat tüyoları (12)
  • Tarih ve Mitoloji (1)
  • Yol günlüklerim (25)

Takip edin ve paylaşın :)

RSS
E-posta ile takip et
Facebook
Facebook
Google+
http://www.pusuladovmelikiz.com/2017/09/30/boslugun-cagrisi-interlakende-bir-bungee-jumper
Instagram
  • Elara by LyraThemes
  • Made by LyraThemes.com